Güncel Reklam Stratejileri: Öne Çıkan 3 Fırsat ve Aşılması Gereken 3 Zorluk
Warc tarafından hazırlanan “Stratejinin Geleceği 2024” raporu, reklam stratejisi alanında çalışan profesyonellerin karşılaştığı üç ana zorluk ve üç önemli fırsatı masaya yatırıyor. Bütçe kısıtlamaları ve yapay zekanın getirdiği dönüşümlerle şekillenen bu dönemde, strateji uzmanları yeteneklerini ve değerlerini daha açık şekilde ortaya koymak durumunda.
Raporda, Temmuz ve Ağustos 2024’te yapılan küresel bir araştırma kapsamında 1.148 strateji profesyonelinin görüşleri ve Cannes Lions Yaratıcılık Festivali’ndeki geri bildirimler değerlendirildi. Warc, reklam stratejisindeki başlıca üç zorluk ile beraber sektöre yeni kapılar açan üç fırsatı detaylı şekilde inceliyor. Ayrıca yapay zeka ile çeşitlilik ve kapsayıcılık (DEI) alanlarındaki gelişmelerin strateji üzerindeki etkileri de raporda yer alıyor.
Reklam stratejisindeki üç temel zorluk:
-
Küresel perspektifin eksikliği:
Strateji uzmanlarının artan uzmanlaşması, geniş bakış açısının zayıflamasına yol açıyor. Bu durum, marka hedefleri ile iş hedefleri arasında kopukluklar yaratabiliyor. Reklam performansının artması için, stratejinin marka ile ilgili tüm yönleri kapsayacak şekilde bütüncül bir yaklaşımla ele alınması gerekiyor. -
Stratejinin değerinin düşük algılanması:
Sadece dörtte biri, müşterilerin strateji için gerçek değeri ödediğine inanıyor. Etkinliğin ölçülmesindeki zorluklar bu algıyı güçlendiriyor. Ayrıca ajansların çoğu, zaman bazlı ücretlendirmeyi sorgularken, yüzde 44’ü proje bazlı sabit fiyat modelini tercih ediyor. -
Yetkinliklerdeki tehlike:
Azalan eğitim bütçeleri, nesil değişimi ve sıkı teslim tarihlerinin etkisiyle beceri eksikliği yaşanıyor. Yalnızca yüzde 43’ü mesleki gelişim için yeterli eğitim yatırımının yapıldığını belirtiyor. Strateji uzmanlarının eleştirel düşünme becerilerini geliştirmesi önem taşıyor, yoksa sadece bilgi aktaran kişiler haline gelme riski doğuyor.
Stratejide öne çıkan üç fırsat:
-
Bütüncül strateji yaklaşımı benimsemek:
Strateji sadece bir reklam kampanyası ya da sosyal medya paylaşımı değil; müşteri ihtiyaçları ve çevresel koşullar dikkate alınarak, markanın tüm yönlerini kapsayan kapsamlı bir perspektifle şekillendirilmeli. -
Tüketiciyi derinlemesine tanımak:
Strateji uzmanlarının sadece yüzde 24’ü, brifinglerin hedef kitle hakkında detaylı bilgi verdiğini düşünüyor. Hatta yüzde 13’ü böyle bir bilginin hiç olmadığını söylüyor. Bu bilgi açığı, pazar trendlerine dair daha çok veri toplayarak kapatılabilir. -
“Strateji Balonu”nu yıkmak:
Bazı stratejistler, tüketicilerin gerçek yaşamlarından kopuk çalışmalar yapabiliyor. Yüz yüze araştırmalara ayrılan sürenin yüzde 48 azalması, bu kopukluğu artırıyor. Tüketici deneyimlerine yakın olmak, gerçek bağ kurmak için daha fazla saha çalışması şart.
Yapay zekanın strateji üzerindeki etkileri:
Warc’ın raporunda, profesyonellerin yüzde 59’u yapay zekayı strateji süreçlerine temkinli entegre ederken, yüzde 20’si daha hızlı ve agresif kullanımı tercih ediyor. Yapay zekanın araştırma hızını artırması ve tekrarlayan işleri kolaylaştırması (%74 avantaj), ancak taraflı sonuçlar (%71) ve özgünlük eksikliği (%63) gibi zorlukları beraberinde getirmesi dikkat çekiyor. İnsan faktörü ise yapay zekanın açıklarını kapatmada kritik rol oynuyor; fikir etrafında birlik sağlamak ve şirket kültürünü anlamak önemli.
Ayrıca, çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık (DEI) hedeflerinin öneminin özellikle Kuzey Amerika pazarlarında azaldığı gözlemleniyor. Strateji uzmanlarının yüzde 68’i çevresel duruşun kritik olduğunu söylese de, bu oran geçen yıla göre yüzde 7 azalmış durumda. Markalar, sosyal ve çevresel sorumluluklarını dengelemek için bu alanda hassasiyet gösteriyor.
