CMO’lar ve Pazarlama Teknolojileri: Beklenen Getiri Nerede?

CMO'lar ve pazarlama teknolojileri

CMO’lar ve pazarlama teknolojileri arasındaki ilişki her geçen gün daha karmaşık hale geliyor. Optimizely‘nin son araştırması, pazarlama liderlerinin martech araçlarından beklenen verimi alamadığını net biçimde ortaya koyuyor.

Ankete katılan üst düzey pazarlamacıların büyük bölümü, kullandıkları sistemlerin yatırım getirisini (ROI) karşılamadığını düşünüyor. Dahası, çoğu yeni teknolojilere yatırım yapılmasına rağmen bu araçların şirket içinde aktif şekilde kullanılmadığını itiraf ediyor.

Gelin bu durumu detaylandıralım..

Teknoloji Yığınları Neden Beklentileri Karşılamıyor?

Optimizely ve Wakefield Research’ün gerçekleştirdiği araştırmaya göre, CMO’ların %72’si teknoloji yığınlarının yetersiz kaldığını ifade ediyor. Bu oran, pazarlama ekiplerinin ellerindeki araçları etkin biçimde kullanamadığını ve stratejik hedeflerine ulaşmakta zorlandığını gösteriyor.

Bu yetersizliğin ardında birkaç önemli neden var. Öncelikle, birçok pazarlama teknolojisi aracı hâlâ birbirinden izole şekilde çalışıyor. Entegre olmayan sistemler hem zaman hem de iş gücü kaybına neden oluyor. Ayrıca, araçların büyük kısmı personel tarafından tam olarak kullanılmıyor çünkü eğitim ve adaptasyon süreçleri ya eksik kalıyor ya da hiç uygulanmıyor.

CMO’ların %70’i, şirketlerinin bazen ya da sık sık yatırım getirisi planı olmadan yeni teknoloji çözümlerine onay verdiklerini belirtiyor. Bu da teknolojik yatırımların stratejik kararlar yerine, “trend takipçiliği” motivasyonuyla yapıldığını düşündürüyor.

Eski Alışkanlıklar Yeni Yatırımları Engelliyor

Araştırma verileri, sadece teknolojinin varlığının yeterli olmadığını, kullanıma geçişin de büyük bir bariyer olduğunu ortaya koyuyor. CMO’ların %53’ü, personelin yeniden eğitilme süresi ve maliyeti nedeniyle şirketlerin eski sistemleri kullanmaya devam ettiğini bildiriyor.

Ek olarak, %43’ü üst yönetimin eski çözümlere duygusal bağlılığını sorun olarak görüyor. Bu bağlılık, yeniliklere geçişi engelliyor ve inovasyonun önünü tıkıyor. %42’si ise ekiplerin mevcut görevlerinden vazgeçmek istemediğini belirtiyor; bu da değişime karşı direnç olduğunu gösteriyor.

En dikkat çekici veri ise şu: %39’u bir teknoloji yatırımı yapıldıktan sonra projenin kesintiye uğradığını ve bir daha devam etmediğini söylüyor. Yani yatırım yapılıyor ama sürdürülebilirlik sağlanamıyor. Bu da hem finansal kayıplara hem de çalışan motivasyonunun düşmesine neden oluyor.

CMO’lar Üretken Yapay Zekaya Umut Bağladı

CMO’lar ve pazarlama teknolojileri denince artık üretken yapay zekadan söz etmemek mümkün değil. Araştırma, CMO’ların %92’sinin üretken yapay zeka (generative AI) yeteneklerini pazarlama süreçlerine entegre etmek istediğini gösteriyor. Bu oldukça yüksek bir oran ve gelecek vizyonunun net bir işareti.

Pazarlamacıların %44’ü, şirketlerinin üretken yapay zekayı hızla benimseyeceğini düşünüyor. Kalan %48’i ise teknolojinin hatalarının düzeltilmesinin ardından bunu uygulamaya koyacaklarını söylüyor.

Peki bu neden önemli? Üretken yapay zeka; içerik üretiminden müşteri segmentasyonuna, kampanya otomasyonundan kişiselleştirilmiş müşteri deneyimine kadar çok sayıda pazarlama fonksiyonunu dönüştürme potansiyeline sahip. Üstelik bu dönüşüm sadece verimlilik değil, aynı zamanda yaratıcılık açısından da pazarlama ekiplerini güçlendiriyor.

Bununla birlikte, CMO’ların %85’i, pazarlama deneyimi olmayan BT ekiplerinin teknoloji seçiminde karar verici olması nedeniyle endişeli. Bu durum, üretken yapay zeka gibi yenilikçi çözümlerin yanlış yönetilme riskini beraberinde getiriyor. Pazarlamacıların stratejiye daha fazla dâhil olması, bu sürecin sağlıklı yürütülmesi açısından kritik.

CMO’lar ve Pazarlama Teknolojileri

CMO’lar ve pazarlama teknolojileri arasındaki uyum, günümüz pazarlama dünyasında başarı için kritik bir faktör haline gelmiştir. Ancak mevcut araştırmalar, CMO’ların çoğunun teknoloji yığınlarından bekledikleri yatırım getirisini alamadığını ve bu alanda önemli sıkıntılar yaşandığını gösteriyor. CMO’lar ve pazarlama teknolojileri arasındaki bu uyumsuzluk, sadece maliyetleri artırmakla kalmıyor; aynı zamanda pazarlama ekiplerinin üretkenliğini ve yaratıcılığını da olumsuz etkiliyor. Bu nedenle, firmaların teknoloji yatırımlarını daha bilinçli yönetmesi, doğru araçları seçmesi ve ekip içi entegrasyonu güçlendirmesi, hem yatırım getirisini artıracak hem de pazarlama stratejilerinin etkinliğini yükseltecektir.

Teknolojinin hızlı gelişimiyle birlikte pazarlama dünyasında CMO’lar ve pazarlama teknolojileri arasındaki iş birliği artık daha da önem kazanıyor. Yeni nesil yapay zeka ve otomasyon araçları, pazarlama süreçlerini optimize etme ve daha etkili kampanyalar oluşturma imkanı sunuyor. Ancak bu potansiyelden tam anlamıyla faydalanabilmek için CMO’ların, mevcut pazarlama teknolojilerini sürekli değerlendirmesi ve yeniliklere uyum sağlaması gerekiyor. Aksi takdirde, teknoloji yatırımlarından beklenen geri dönüş sağlanamayabilir ve pazarlama ekipleri rekabet avantajını kaybedebilir. Bu nedenle, stratejik bir bakış açısıyla CMO’lar ve pazarlama teknolojileri arasında güçlü bir sinerji oluşturmak, sürdürülebilir başarı için kaçınılmazdır.

Benzer içeriklere buradan ulaşabilirsiniz.

Önceki Yazı

Video İçeriği Talebi Patladı: %81 Daha Fazla Video Bekliyor

Sonraki Yazı

Sosyal Medya Hemen Çıkma Sorununu Çözmenin 3 Yolu